Halkların Gürzü adının verildiği hamlede Demokratik Suriye Güçleri (QSD), askeri meclisler ve asayiş güçlerinin yanısıra Nubar Ozanyan Tugayı’na bağlı Komando Taburu da aktif bir şekilde yerini aldı.
QSD tarafından yapılan açıklamada, çetelerin TC’nin işgali altında bulunan Serekaniye ve Gıre Spi’den, yanısıra Irak’tan gelen çetelerden yardım aldıkları belirtildi. Açıklamaya göre elde edilen belge ve bulgulara göre Heseke’de olası bir başarı durumunda Hol ve Şeddade’den Deyre Zor’a kadar alan hakimiyeti için eş zamanlı başka saldırıları gerçekleştirecek ve “2. İslam devletini” ilan edecekti.
QSD adına Newroz Ehmed, Siyamend Welat ve Mahmut Berxwedan tarafından yapılan açıklamada Heseke halkına, saldırılara karşı birlikte hareket ettiklerinden dolayı teşekkür etti ve özsavunmanın daha fazla güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı. Yapılan basın açıklamasında DAİŞ’in Özerk Yönetim kurumlarını hedeflediği belirtildi.
Saldırının gelişimi
Yapılan açıklamada saldırının başlangıcı ve planlaması şu şekilde ifade edildi: “20 Ocak 2022 saat 19’da eş zamanlı olarak yapılan saldırılarda ilk etapta Sinaa Cezaevi önünde araç patlatıldı. Üç koldan cezaevine yönelik saldırılar başlatıldı. Burada amaç Cezaevi’ni kontrol altına alan QSD güçlerinin imha edilmesiydi. Tutuklu DAİŞ çetelerinin kaçması ve silahlanması için cezaevi yakınlarına kamyonet dolusu mühimmat ve silah bırakıldı. Amaçlanan ise kaçmanın başarı ile sonuçlanması, Xiwêran ve Zihûr mahalleleri ile Özerk Yönetim ve bölgedeki askeri kurumlara saldırıların başlatılması idi.”
QSD açıklamasında yapılan saldırıların kahramanca boşa çıkarıldığını ve ardından Halkların Gürzü operasyonunun başlatıldığını, Heseke ve Çevresi ile Dera Zor, Raqqa vb. bölgelere kadar temizlik operasyonlarının devam edeceği dile getirildi.
Saldırıların planlı olduğu ve DAİŞ’in yeniden canlandırılmasına yönelik bir girişim olduğunu dile getiren QSD temsilcileri, DAİŞ’in bugüne kadar zaman zaman saldırı girişimlerinde bulunduğunu ve bunun dünya kamuoyu tarafından bilindiği ifade edildi. TC’nin Rojava’ya yönelik işgal ve tehditlerinin DAİŞ’e büyük moral verdiği belirtilen açıklamada, DAİŞ’in örgütlenme zemininin TC eliyle canlı kılındığı belirtildi. Açıklamada Sinaa Cezaevi’nde binlerce DAİŞ’li tutuklunun kaldığına ve on binlerce DAİŞ’linin Hol kampında kaldığı dile getirildi. Uluslararası bir mahkemenin kurulması gerektiğini dile getirilen açıklamada Hol kampının “pimi çekilmiş bomba” misali olduğu vurgulandı.
Bilanço
Hamle süresince mevcut bilanço hakkında bilgi veren QSD, 77 güvenlik ve cezaevi asayiş personellerinin vahşice katledildikleri, cezaevi dışında bir hafta süren operasyonlarda 40 savaşçı ve 4 sivilin şehit düştükleri kaydedildi. Bugüne kadar 121 personel ve savaşının şehit düştüğü belirtilen açıklamada 374 DAİŞ çetesinin öldürüldüğü vurgulandı.
Halkların ortak hamlesi…
Halkların Gürzü hamlesinin adının aldığı sistem, QSD’nin çeşitli milliyet ve uluslardan halkların ortak öz savunma gücü olan sistemden alıyor. Hamleye YPG/YPJ güçleri, Asuri ve Süryani askeri meclisleri ile Nubar Ozanyan Tugayı aktif bir şekilde katılım sağladı. Hamle, operasyonlar şeklinde devam ediyor. Heseke mahallerinden çıkan sivillerin ise yerlerine dönmüş durumda. Heseke’de asayişin büyük oranda sağlandığı ve gündelik yaşam devam ediyor.
