GüncelKadın

“İşkence İnsanlığa Karşı Suçtur! Sevil Rojbin Çetin’in Yanındayız!”

İnsan hakları Derneği Merkezi Kadın Komisyonu İHD İstanbul Şubesi’nde yaptığı açıklama ile Amed’teki işkenceli gözaltına tepki göstererek, Rojbin Çetin’in yanında olduklarını dile getirdi.

İHD İstanbul Şubesi’nde  bir araya gelen ve  İHD’li kadınlar Amed’teki işkenceye tepki göstererek Rojbin Çetin’in yanında olduklarını ifade etti. İHD’li kadınlar adına Güseren Yoleri tarafından  yapılan açıklamada, “26 Haziran 2020 tarihinde yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltı kararı verilen 64 kişiden 42’si evlerine yapılan baskınlarla gözaltına alındı.

Gözaltına alınan arasında 70 yaşında ve hasta Makbule Özbek ve birçok siyasetçi, sivil toplum kuruluşu üyeleri, sendikacılar da bulunmaktadır. Gözaltına alınanlar arasında bulunan Diyarbakır’da ikamet eden Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu üyesi Sevil Rojbin Çetin’in işkence ile gözaltına alındığını öğrendik” şeklinde yaşanan işkenceyi aktarıldı.

Gülseren Yoleri Kadın siyasetçilere ve aktivistlere yönelik baskı ve yıldırma politikasının süreklileştiğini görmekte olduklarını vurgulayarak, “Kadın mücadelesine, demokrasiye ve insan haklarına yönelik baskının yansıması olarak, kadın mücadelesine de darbe vurulmak ve sindirilmek istenmektedir.

“Kadınlara işkence rutin hale getirilmek istenmektedir”

Resmi gözaltı ve resmi olmayan gözaltı alanlarında yapılan işkence yaşamın bir rutini hale getirilmeye çalışılmaktadır. Oysa işkence, insanlığa karşı telafisi mümkün olmayan bir suçtur” şeklinde kadınlara dönük yapılan saldırı ve baskılara dikkat çekildi.

Yoleri açıklamasının devamında, “Tam da Türkiye’nin imzalamış olduğu “İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Muamele ya da Cezaya Karşı Sözleşme” nin yıldönümünde yapılan bu işkence ile Anayasa’nın 90. Maddesi ile garanti altına alınmış olan sözleşmenin çiğnendiğini, yok sayılmış sayıldığını ve hükümsüz kılındığını da görmekteyiz.

Anayasada işkencenin suç olduğunu belirten Yoleri, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 3. Maddesine Göre; Hiç kimse işkenceye veya insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele veya cezaya tabi tutulamaz” dedi.

İHD’li kadınlar adına Yoleri son olarak,

Anayasa’nın 90. Maddesine göre de “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır” hükmü eklenmiştir.

Sonuç ve Öneri olarak:

İşkence uygulamalarına derhal son verilmeli ve failler hakkında yasal işlem başlatılarak cezalandırılmalıdır.

Türkiye, imzacısı olduğu ve işkenceyi suç sayan sözleşmemelere uymalı ve bu işkence vakalarına dönük önleyici tedbirleri almalıdır.

İşkence görenlerin muayeneleri Türkiye’nin taraf olduğu İstanbul Protokolüne uygun olarak yapmalıdır.

İşkencenin önlenmesinde etkili ve önemli bir araç olan ‘Ulusal Önleme Mekanizmasının işlevlerini yerine getirmek üzere yetkilendirilmiş olan Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu, iktidar politikalarına uygun davranmayı bırakıp bu işkence iddialarına karşı görevini derhal yerine getirmelidir, getiremiyorsa feshedilmelidir.

İşkenceye karşı mücadele anlamında TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonunu ve tüm ilgili kurum ve kuruluşları mücadeleye çağırıyor ve insanlığa karşı işlenmiş olan bu suçlara karşı ortak zeminde ses vermelerini talep ediyoruz.

Sevil Rojbin Çetin yalnız değildir, mücadelemizle yanındayız”

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu